Değerli Konut Vergisi Nedir?
Değerli konut vergisi, Emlak Vergisi Kanunu'na eklenen 42. madde ve devamında düzenlenmiş olup, sadece belirli bir değerin üzerinde olan konutlardan alınmaktadır. 2024 yılı için vergiye tabi mesken değeri 12 milyon 880 bin TL, 2025 yılı için ise 15 milyon 709 bin TL olarak belirlenmiştir. Bu tutarın altındaki konutlar vergiden muaf tutulurken, üzerindeki kısımlar belirli oranlarda vergilendirilmektedir.
Vergi Oranları ve Hesaplama Yöntemi
Değerli konut vergisi, dilim usulü ile hesaplanmaktadır. 2025 yılı için belirlenen vergilendirme oranları şu şekildedir:
-
15.709.000 TL - 23.564.000 TL arasındaki konutlar için binde 3
-
23.564.001 TL - 31.421.000 TL arasındaki konutlar için binde 6
-
31.421.001 TL ve üzeri için binde 10
Örneğin, 2025 yılında değeri 25 milyon TL olan bir mesken için hesaplanan vergi şöyledir:
-
15.709.000 TL'ye kadar vergi alınmaz.
-
15.709.000 TL ile 23.564.000 TL arasındaki 7.855.000 TL için binde 3 oranında 23.565 TL
-
23.564.000 TL ile 25.000.000 TL arasındaki 1.436.000 TL için binde 6 oranında 8.616 TL
-
Toplam: 32.181 TL değerli konut vergisi ödenecektir.
Kimler Muaf?
-
Sadece bir konutu olanlar
-
Kamuya ait belirli taşınmazlar
-
Değeri belirlenen sınırın altında kalan meskenler
Değerli Konut Vergisi Tahsilatı ve Gerçek Durum
Son dört yılda toplam tahsil edilen değerli konut vergisi yalnızca 221 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. 2024 yılı için tahsilat 83 milyon TL iken, 2025 yılı hedefi 165 milyon TL olarak belirlenmiştir. İl bazında tahsil edilen vergi miktarları incelendiğinde İstanbul’un başı çektiği görülmektedir. Ancak, belediye kayıtlarındaki eksiklikler ve gayrimenkul alım-satım işlemlerinin gerçek değer üzerinden gösterilmemesi, vergi tahsilatının düşük kalmasına neden olmaktadır.
Gayrimenkul Alım-Satımında Vergisel Kayıplar
Gayrimenkul işlemlerinde değerleme esaslarının yeterince uygulanmaması, tapu kayıtlarının gerçek piyasa değerlerini yansıtmaması nedeniyle değerli konut vergisinin tahsilatında ciddi kayıplar yaşanmaktadır. 7194 sayılı Kanun’un ilk halinde, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen piyasa değeri üzerinden vergi hesaplanması öngörülmüşken, yapılan değişiklikle bu sistem terk edilerek belediyedeki kayıtlı vergi değerine dayalı hesaplama getirilmiştir. Bu da tahsilatın düşük kalmasına yol açmaktadır.