Türkiye’nin önde gelen teknik müşavirlik firmalarından Hise Global, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde, Türkiye’de depreme dayanıklı şehirler için yapılması gerekenleri anlattı.
Bölgede hizmet verdikleri projelerde büyük bir sorumluluk ve titizlikle çalıştıklarını belirten Hise Global Kurucu Ortağı Ebru Öz, “11 ilimizi etkileyen bu deprem felaketinde kaybettiğimiz 50 binden fazla insanımızın acısı hala çok taze. Depremde kaybettiklerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Ülkemiz deprem kuşağında yer aldığından depreme dayanıklı şehirleşme inşaat sektörünün en önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. 6 Şubat sonrasında daha da önem kazanan bu noktada denetim firmaları olarak bizlerin görevi ve sorumlulukları daha da arttı. Teknik bilgi, birikim ve yenilikçi yaklaşıma sahip olan teknik müşavirlik firmaları olarak yapıların depreme dayanıklı tasarımından inşasına kadar her aşamada yönetim ile aktif olarak çalışarak adeta bir iç denetim mekanizması görevi üstleniyoruz.” dedi.
Ebru Öz: “Depreme dayanıklı şehirler oluşturulmasında önemli bir rol üstleniyoruz”
Teknik müşavirlik şirketlerinin depreme dayanıklı şehirler kurulmasında önemli görevler üstlendiğinin altını çizen Hise Global Kurucu Ortağı Ebru Öz şöyle konuştu; “Deprem riskinin belirlenmesi için kapsamlı analizlerin yapılması en önemli işlerimizin başında geliyor. Yatırım planlama ve fizibilite çalışmalarını buna göre yönlendirdiğimiz için projelerde gerekli kalitenin sağlanmasında önemli bir rol üstleniyoruz. Teknik müşavirlik hizmetlerinden etkin biçimde yararlanan projelerde depreme dayanıklılık beklentileri rahatlıkla karşılanabiliyor.”
“Depreme dayanıklı şehirler için stratejiler belirlenmeli”
Teknik müşavirlik, proje ve danışmanlık alanlarındaki uzmanlıklarıyla yapı sektörüne kalite ve vizyon getirdiklerini belirten Ebru Öz, konuyla ilgili açıklamasında, “Depreme hazırlıklı olmak için öncelikle şehirlerin deprem riskleri belirlenmeli ve bu doğrultuda temel stratejiler oluşturularak aksiyon alınmalıdır. Riskli alan ve yapıların belirlenmesinin ardından temel altyapı analizi, yollar, köprüler, su ve kanalizasyonun, elektrik ve doğalgaz dağıtımı gibi alanların güçlendirilmesi veya yeniden planlanmasının hızla gündeme alınması önemli. Yeni projelerde de zemin etüdüne daha fazla özen gösterilmesi gerekiyor” dedi.
“Güvenilir zeminde, az katlı ve yeni yapılar öne çıkmaya başladı”
Depremden sonra yapılarda zemin özellikleri, fay hatlarına mesafe, yeni ve az katlı binaların en çok dikkat edilen özellikler olduğunu belirten Ebru Öz, deprem sonrasında artan konut talebinin, arsa sayısının sınırlı oluşu ve inşaat maliyetleri gibi sebeplerle yaşanan kısıtlı arz nedeniyle, konut fiyatlarında artış olarak yansıdığını belirtti. Yakın zamanda ise konut fiyatlarında reel bir düşüş gözlendiğinin altını çizen Öz, “2023 yılında konut üretiminde bir önceki yıla göre dikkat çekici bir değişim olmadı. 2024 Yılı Yatırım Programı’na göre, depremlerden etkilenen yerlerde bu yıl içerisinde konut, imalat, tarım, eğitim, ulaştırma ve turizm gibi birçok alanda yatırımlar planlanıyor. Bu sayede konut talebinin karşılanmasını ve konut fiyatlarının da olağan akışına dönmesini bekliyoruz” dedi.