Emlak fiyatları bu yıl yeni rekor seviyelere doğru ilerlerken, sermaye kazançları vergisi rafa kaldırılacak, katma değer vergisi 2025 sonuna kadar askıda kalacak, ticari değerler ile vergilendirilebilir oranlar arasındaki (“objektif değerler” olarak bilinen) fark da ortadan kalkacak. özellikle yüksek talebin ve patlayıcı fiyat artışının kaydedildiği bölgelerde daha da genişleyecek.
Bu, bir mülkün satın alma bedelinin bir banka aracılığıyla zorunlu olarak ödenmesi durumunda bile gerçekleşecektir; bu önlem, yasadışı paranın tespit edilmesi açısından sınırlı performansa sahiptir.
Emlak fiyatlarının 2017’deki en düşük seviyelerinden yüzde 60’tan fazla artması ve konut arzının talebin en az 200.000 daire kadar gerisinde kalması nedeniyle, bu vergi kaçakçılığına kapıyı açık tutsa bile hükümetin önceliği gayrimenkul yatırımındaki artış eğilimini sürdürmektir. mülk satın almak, satmak veya inşa etmek.
Günümüzün spekülatif oyunlarının en uç örneği olarak emlak çevrelerinde son haftalarda dolaşan şu hikaye var: Güneydeki bir banliyöde, Elliniko projeleri nedeniyle ilgi odağı olan bir arsa, birkaç hafta içinde 4 milyon euroya satıldı. Daha önce tekrar satışa sunulan bu modelin fiyatı bu kez 5,5 milyon avroya yükseldi. Orijinal sözleşmeye göre hedef değeri 1,97 milyon avro olarak belirlendi.
Bu işlem ne kadar kayıp vergiye tabi malzemeyi gizliyor? 1,5 milyon avro tutarındaki sermaye kazançları (4 milyon Avro ile 5,5 milyon avro arasındaki fark) bu karşılık beklemede kaldığı için vergilendirilmeyecek. Ve satıcı, bir sonraki yatırım için mali durumlarının incelenmesiyle başa çıkmak için büyük bir silah elde edecek.
Bankalar aracılığıyla zorunlu ödeme yoluyla kara parayı tespit etme girişimi başarılı olmayacaktır. Çünkü objektif değer ile gerçek fiyat arasındaki büyük fark, sözleşmeye istenilen tutarın yazılmasına, aradaki farkın bir çantada ödenmesine olanak tanımaktadır.
