Özellikle son yıllarda artan ekonomik belirsizlikler ve hukuki bilgi eksikliği, bu sözleşmelerin adeta birer ihtilaf kaynağı haline gelmesine yol açtı. İşte kira hukukunda en sık rastlanan ve ofisimize en çok başvuru yapılan üç temel problem:

Tahliye Sorunları: Evden Ne Zaman Çıkacaksın?

Ev sahibinin; kişisel ihtiyaç, yeniden inşa veya süresi dolan kira sözleşmesi gerekçeleriyle tahliye talep etmesi, en çok karşılaşılan hukuki uyuşmazlıkların başında geliyor. Ancak tahliye süreci belli yasal prosedürlere tabidir. Özellikle tahliye taahhütnamesi gibi kritik belgelerde yapılan şekil hataları, tahliye davasının reddine neden olabiliyor. Bu yüzden, tahliye süreçlerinin dikkatli ve hukuka uygun yürütülmesi büyük önem taşıyor.

Arazi Üzerine Ev Yapılabilir mi? Arazi Üzerine Ev Yapılabilir mi?

Kira Bedeli Uyuşmazlıkları: Bu Kira Bu Evi Karşılamaz!

Kira bedelinin güncelliğini yitirmesi, hem ev sahiplerini hem de kiracıları mağdur edebiliyor. Artan enflasyon ve piyasa koşulları nedeniyle kira tespit ve uyarlama davaları son dönemde ciddi artış gösterdi. Bu süreçte; sözleşmedeki kira artış maddeleri, TÜFE oranı ve Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümleri birlikte değerlendirilerek hakkaniyetli bir kira belirlenmesi gerekiyor.

Bakım ve Onarım Giderleri: Masrafı Kim Üstlenecek?

Kiralanan taşınmazda zamanla meydana gelen arızalar veya bakım ihtiyacı, taraflar arasında sıkça tartışma konusu oluyor. Kombi bozulduğunda ya da çatıda bir problem çıktığında, “masrafları kim ödeyecek?” sorusu gündeme geliyor. Eğer kira sözleşmesinde bu tür giderlerle ilgili açık bir hüküm yoksa, Türk Borçlar Kanunu ve yargı içtihatları devreye giriyor. Bu nedenle, sözleşmelerde bu tür detayların açıkça belirtilmesi büyük fayda sağlıyor.