Ekonomim'de yer alan habere göre, son yıllarda enflasyondaki yükselişle birlikte etkili olan kira artışları, 2022-2023 yıllarında getirilen yüzde 25 artış sınırlamasıyla da çözülemedi.
Konut fiyatlarındaki yükselişin kiralarda yüksek artışa yol açması, özellikle büyük şehirlerde barınma krizine evrilmişti. Kiralara TÜİK’in 12 aylık TÜFE ortalamalarında yapılan zamlara, 2022 Haziran ayında getirilen yüzde 25 sınırlamasının 2 yıl süreyle uygulanması çözüm olmazken, 2024 Temmuz’da yeniden TÜFE 12 aylık ortalamalara dönülmüştü.
Kira sorununun Türkiye’de en önemli problemlerden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Aziz Konukman, Cumhuriyet’in haberine göre, şunları söyledi:
“Sorun can yakıcı boyutta. Kiracının gücü yetmiyor, mülk sahibi aldığından mutlu değil. AKP iktidarı, konut kira zammına yüzde 25 sınırlama getirilmesini uygulamaya kalktı ama başaramadı. Şimdi hep salıverdi. Yargı devre dışı kalınca orman kanunu devreye girdi. Kavga, yaralanma hatta ölümleri okur olduk. Dar gelirli sahipsiz, mülk sahibi başına buyruk. Oysa TBMM’de 1 saatte yapılacak yasal bir düzenleme ile çözüm mümkün.”
“Vatandaş kişilerin vicdanına bırakılamaz”
Türkiye’de kira sorununun sorun olmaktan çıkabileceğini belirten iktisatçı Prof. Dr. Aziz Konukman, tek çözümün emlak beyannamesine bağlı yasalarda düzenleme yapmak olduğunu söyledi.
Gayrimenkul sahibi her bireyin emlak beyannamesi vermesi ve bunun üzerinden de belediyeye emlak vergisi ödemesinin bir zorunluluk olduğunu belirten Konukman, 50 bin liraya kiraya verilen bir konutun emlak beyanında bedelin çok düşük olduğunu hatırlatarak şunları iletti:
“Acilen bir yasa çıkarılarak konutun kira değerinin emlak beyan değeri ile orantılı olması sağlanmalıdır. Yani kişinin belediyeye verdiği beyan değeri ne ise bu beyan üzerine bir oran oturtularak kira bedelinin bu orandan yüksek olamayacağı hükmü getirilmelidir. Örnekle; bir konut var, kentin çok önemli bir semtinde ve kirası 30 bin lira. Bir başka konut var, kirası 30 bin lira olan konutun yarı değerinde bile değil. Ama o da 30 bin lira istiyor. Vatandaş bunalmış sokakta kalacak değil. Vatandaş kişilerin vicdanına bırakılamaz.”
“TBMM’nin bu konuda adım atması Türkiye’yi rahatlatacaktır”
Konukman, yasal düzenlemenin herkesi rahatlatacağını belirterek, kira değerinin emlak değerine orantılı olmasının da daha ahlaklı ve yasal bir hal alacağın, kişisel keyfiyeti ortadan kaldıracağını belirtti.
Konukman, yasal düzenleme için de emlak beyan değerlerinin, bir kereye mahsus tüm Türkiye genelinde güncellenmesi gerekebileceği konusunda da uyararak şunları söyledi:
“Kişi yüksek kira geliri istiyorsa beyanını güncellesin ama bu kez de belediyeye ödeyeceği emlak vergisi de yükselecektir. Böylece kiracı kazanırken, konut sahibi de kazanmaktadır. Diğer yandan belediye emlak vergisinde de artış sağlanacağından belediyeler de kazançlı olacaktır.
Hatta belediyeler böyle bir yasal düzenleme yapıldığında tüm ilin emlak beyan değerlerini topluma açık hale getirebilirler. Böylece kiralık konut ihtiyacı olan kişi ilgili belediyenin sitesi aracılığı ile bütçesine uygun konutları rahatlıkla tarayabilirler.
Bundan emlakçılarımız çok memnun kalmasalar da Türkiye’nin böyle bir düzenlemeye acil gereksinimi var. Bu düzenlemenin adı ‘’kazan, kazan, kazan’’ düzenlemesidir. TBMM’nin bu konuda adım atması Türkiye’yi rahatlatacaktır.”