Tüketici Konfederasyonu Sigorta Komisyonu Başkanı (TÜKONFED) Turusan Bağcı, konuyla ilgili milliyet.com.tr’ye önemli açıklamalarda bulundu. Bağcı konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Zorunlu deprem sigortası priminin yeterli olmadığını, yükseltilmesi gerektiğini deprem olmadan çok önce söylüyorduk. 300 küsür bin lira olan 640 bin liraya çıkmıştı bu da yeterli değil diyorduk.
Yeni yapılan düzenleme ile birlikte zorunlu deprem sigortasında maksimum ödenecek tazminat tutarı 640 bin TL’den 1 milyon 272 bin liraya yükseltildi.
Bu da yeterli değil çünkü baktığımızda metrekare maliyeti, 6 bin lira olarak hesaplanıyor. Bugün bir inşaatın metrekare maliyeti 12-15 bin lira arasında, bu standart bir ev için geçerli olan maliyettir.
‘METREKARE MALİYETİ ÇOK DÜŞÜK’
DASK’ta 6 bin lira olarak metrekare maliyetinin belirlenmiş olması çok düşüktür. 100 metrekare bir evi metrekaresini 6 bin lira ile çarptığınızda evin sigorta değerini 600 bin lira olarak buluyoruz. Halbuki bu evin gerçek sigorta değeri 1.5 milyon lira.
‘DASK TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL’
O yüzden zorunlu deprem sigortası artışlarla beraber tek başına yeterli değil mutlaka konut sigortası yaptırmak gerekiyor. Konut sigortası çok yüksek tutarlarda değil.
Zorunlu deprem sigortası içerisinde eşya da yok. Konut sigortası yaparak eşyalarınız da depreme karşı, binanızı fırtına, su ve yangın gibi risklere karşı sigortalamış olacaksınız.
Zorunlu deprem sigortasında 7 ayrı deprem bölgesi belirlendi bunların çarpanları da verildi. Sizin eviniz hangi derecede deprem bölgesinde ise buna bakarak primleri üç aşağı beş yukarı tahmin edebilirsiniz.
Örneğin 1. derecede deprem bölgesi bir yerde sigorta değeri 1 milyon lira, metrekareye göre hesapladığınızda 2.330 lira gibi bir prim çıkabiliyor.
Bu şekilde birinci derece ile yedinci derecedeki deprem bölgesinde teminatlar değişiyor. 7’nci derece en düşük bölge primler buna göre düşüyor.
Yönetmelikte asgari primler de belirlenmiş oldu. Deprem bölgesi için asgari oranın altında prim kabul edilmiyor.
Geçtiğimiz dönemlerde DASK yaptırılırken evin metrekarelerinin düşük gösterildiği durumlar yaşanmıştı. Örneğin evin metrekaresini 50 metrekare olarak gösterildiği durumlar yaşanmıştı. Kahramanmaraş depreminde de bununla karşılaşmıştık.
DASK YAPTIRACAKLAR DİKKAT: ‘MUTLAKA TAPUDAN SORGULANMALI’
Bundan dolayı da depremzedeler düşük tazminatlar almıştı. Bu nedenle mutlaka evin gerçek metrekaresinin tapudan sorgulanıp DASK yapılırken bunun altında metrekarede evin poliçesinin yapılmasına izin verilmemesi gerekiyor.
‘İSTANBUL’DA 1 MİLYON KONUT SİGORTASIZ’
DASK oranının yüzde 100’e çıkması lazım. Şu anda özellikle İstanbul’da sigortalılık oranı yüzde 58’ler civarında. Yani neredeyse yüzde 42’sinin sigortası yok. İstanbul’da neredeyse 1 milyon konut sigortasız. Bunun mutlaka zorunlu hale getirilmesi çok önem arz ediyor.
Trafik sigortasını nasıl yapmadığınızda polis arabayı bağlıyor, parasal cezalar ödüyorsunuz. Beklenen deprem nedeniyle de DASK’ın zorunlu olması, parasal yaptırımlarının olması ve bunun sigorta acenteleri üzerinden yapılması gerekiyor.
