Bu hafta bir gayrimenkul danışmanının kariyerinin en önemli dönemi olan ilk yıllarının nasıl planlanması gerektiği üzerine düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Mesleğimize geçmiş tecrübeleri, bağlantıları ve bilgisi ile girdiği ilk günden itibaren mükemmel düzeyde uyum sağlayabilen kişiler bulunmakta.
Bu kişiler geçmişte güven temeli üzerine inşa ettikleri ilişkilerinin, mesleğimize bir katkısı olarak çok hızlı başlangıçlar yapabilmekte, yeni bir şehirde yeni bir kariyer olarak sıfırdan başlayabilecek meslektaşlarımıza göre fersah fersah avantajlı durumda olabilmekteler.
Bir çırpıda 20-30 ismi hemen sıralayabileceğim bu özelliklerdeki kişiler, bir alan ya da konuda uzmanlaşmaktan daha çok sağlam ilişkileri çevresinde işler yapmakta, geçmişte itibarlarına yaptıkları yatırımların karşılığını bu güzel iş fırsatında fazlasıyla alabilmektedirler.
Bu yazı dünyanın neresinde olursa olsun mesleğimize sıfırdan (sıfır tanıdık, sıfır sermaye) başlayacak kişilere bir yol haritası niteliğinde.
Gerçi, gittiği yoldan mutlu olmayan, hep yüksek tempo ile çalışmaktan yorulmuş olan, bunu sürdürmek istemediğini fark etmiş olan ya da genel ifadeyle bir sistem kuramamış herkes için de dikkatle okunması gereken bir yazı.
Tıpkı 4 yıllık bir lisans eğitimi gibi ele aldığımızda, gayrimenkul danışmanlığının ilk yılı, maddi ve manevi açıdan dayanacak gücümüzü de koruyacak şekilde; kendimizi, işimizin doğasını tanımaya çalışmak ve işimizi hangi mülk tipleri ve hangi insan profilleri ile yapacağımızı anlayabilmek için bolca deneme yapacağımız bir yıl olarak değerlendirilmelidir.
Özetlemek gerekirse, temel karar alma referansları ışığında (Bu referanslar ÇARE UBÇ Eğitimleri’nde detaylı olarak anlatılmaktadır) bol bol farklı mülk tipi, insan profili ile muhatap olmaya çalışmalı, bol bol birinci sunum adını verdiğimiz mülkünü satmak ya da kiraya vermek isteyen insanlarla tanışma görüşmeleri yapmalıyız.
Yine bol bol, sonucunu pek düşünmeksizin, değerleme raporları hazırlamalı ve mümkün olduğu kadar temel kurallara uygun (yetki, hizmet bedeli, süre ve doğru fiyat) portföyler almaya çalışmalı, mümkün olduğu kadar çok pazarlama faaliyetleri uygulamalı, teklifler almalı ve müzakere süreçlerine dahil olmalıyız.
Eğer neticede işlemler tamamlanır ve hizmet bedelleri kazanırsak da bu ilk yılın mansiyon ödülü olarak kabul etmeliyiz. Biz bu yıla TANIŞMA YILI diyelim.
En geç ikinci yılın başı ile birlikte ilk bir yılda gerçekleştirdiğimiz çalışmaları değerlendirerek (hangi mülklerle ilgilenirken daha çok keyif aldık, hangi insan profilleri ile bir aradayken kendimizi daha rahat hissettik, geçmişimizin hangi mülk tipi ya da insan profilinde faydasını daha çok gördük vb.) tüm faaliyetlerimizi odaklayacağımız bölge ya da konuyu netleştirmeliyiz.
İlk yılımızdan öğrendiğimiz görüşme taktikleri, değerleme çalışmaları, sunumlar ve iletişim süreçlerini uygulayabilecek fırsatları yakalamak için yenilikçi ve geleneksel tüm iletişim kanallarını kullanarak pazarlama faaliyetlerini bölgemizde uygulamalıyız. Yapacağımız odaklı, sistemli ve sürekli bu çalışmaların bize portföy ipuçları getireceğinden emin olarak, mümkün olduğu kadar çok bilgi depolamalı, kendi veritabanımızı adım adım, satır satır, bit bit oluşturmalıyız. Bu yıla da TEMEL ATMA YILI diyelim.
Üçüncü yıl ile birlikte veritabanımızın büyümesi ile birlikte artık tanınırlığımız artacağından referanslar ile de ipuçları yakalar hale geleceğiz. Bu dönemde bölgemizdeki bilgiye hakimiyetimizi artırmalı ve bana göre en zor olanı yapmaya çalışmalıyız: Temel atma yılında yaptıklarımıza ne olursa olsun devam etmek.
Siyaset, ekonomi, sağlık, rekabet, kafa karışıklıkları vb. bir sürü sebepten bizi bir sistem kurmaktan alıkoyacak durumlara karşı duygusuzca tüm pazarlama faaliyetlerimize devam etmeliyiz. Anayasamızı, planımızı, bütçemizi en verimli şekilde bölgemizde kendimizi tanıtmak ve portföy ipuçları yakalamak için seferber etmeye devam etmeli; işe yaradığını düşündüğümüz iş kalemlerini artırmalı, işe yaramadığını düşündüklerimizi ise geliştirmeli ya da azaltmalıyız. Bu yılın adı da SİSTEM KURMA YILI olsun.
Mezuniyet öncesi son yılımız ise artık yavaş yavaş meyveleri topladığımız bir yıl olacak. Dünyamız ve ülkemiz, hiçbir kabahatimiz olmadığı halde, her ne kadar bize yıl ya da yıllar kaybettirecek sürprizler yapmaya aday bir ülke olsa da (2015-2023 arasında ülkemizde ve dünyada yaşananlara kısaca bakmanız yeterli); biz yavaş yavaş yüksek düzeyde harcadığımız emeğimizin yerine, artık birikmeye başlayan sermayemiz, veritabanımız ve teknolojinin imkanlarını kullanarak daha akıllı çalışmayı yerleştirmeliyiz.
Bu yıl içerisinde herkesle çalışmak zorunda olmadığımızı keşfedeceğiz. İnanmadığımız fiyatlardan, hizmet alma kültürüne sahip olmayan ya da özü sözü bir olmayan insanlar ve bize saygı duymayan kişiler ile artık çalışmama lüksüne sahip olduğumuzu; gerçekten bir mülk almak ya da satmak isteyen ve bu süreçlerini bizimle yürütmek isteyen insanların bize yeteceğini göreceğiz. Sonunda mezun olacağımız bu yılın adını da KÖK SALMA YILI koyalım.
Yukarıda sıraladığım şekilde geçirilen dört yıllık kariyer sürecini, bu işe nerede, hangi geçmişle başlamış olursak olalım, tecrübe edeceğimize adım gibi eminim. İnsanların çok kıymetli bir varlıkları üzerine kurulu bizimkine benzer bir sektörde çalışmak isteyecekleri kişilerde aradıkları en büyük özelliğin SÜREKLİLİK olduğunu bırakın bu dört yıl size ispat etsin.
Beşinci yıldan itibaren artık kurduğunuz sistemin, saldığınız köklerin neticesinde ortaya çıkan tanınırlığınız ve bilginizin size hayal bile edemeyeceğiniz bir konforda kariyer yaşatacağını göreceksiniz.
Hepinize temelleri sağlam atılmış, en kısa zamanda bir sisteme dönüştürülmüş ve her geçen gün daha derinlere kök saldığınız bir kariyer dilerim.