Keşif Sürecinde Tarafların Hakları ve Yükümlülükleri

Türk hukuk sisteminde keşif süreciyle ilgili düzenlemeler açıkça belirtilmiştir. Yasaya göre:

👉 "Keşif, taraflar hazır ise huzurlarında, aksi takdirde yokluklarında yapılır."

Bu ifade, keşif mahallinde bulunan bir tarafın, karşı tarafın itirazı üzerine uzaklaştırılmasının mümkün olmadığını açıkça ortaya koymaktadır.

Ayrıca, yasada şu hüküm de yer almaktadır:

👉 "Taraflar ve üçüncü kişiler keşif kararının gereğine uymak ve engelleyici tutum ve davranışlardan kaçınmak zorundadırlar."

Bu bağlamda, keşif mahallinde herhangi bir tarafın süreci engellemesi veya usulsüz bir müdahalede bulunması yasal olarak mümkün değildir.

Keşif Sürecinde Güvenlik ve Duruşma Disiplini

Keşif, mahkeme heyetinin gözetiminde gerçekleştirildiği için tarafların güvenliği ve sürecin hukuka uygunluğu açısından herhangi bir endişeye yer yoktur. Karşı taraf vekilinin keşfe katılımı engellenemez ve keşif sırasında olası usulsüz davranışların gerçekleşme ihtimali oldukça düşüktür.

40 yılı aşkın süredir mahkemelerle keşif süreçlerine katılmış biri olarak, keşif sırasında herhangi bir tarafın güvenliğine yönelik bir tehdit oluşturulmasına şahit olmadım. Üstelik, duruşma disiplini içinde yürütülen bu süreç, hâkimin ve bilirkişinin gözetimi altında gerçekleştiğinden tedirgin olunmasını gerektirecek bir durum da söz konusu değildir.

Kapıcı Dairesi Kiraya Verilebilir mi? Kapıcı Dairesi Kiraya Verilebilir mi?

Keşif, yargılamanın ayrılmaz bir parçasıdır ve tarafların hukuki hakları korunarak yürütülmektedir. Bu süreçte tarafların veya vekillerinin keşfe katılmasını engellemek mümkün olmadığı gibi, mahkeme heyetinin kontrolü altında gerçekleştiğinden herhangi bir güvenlik endişesi taşımaya gerek yoktur.